31 Ağustos 2013 Cumartesi

Kantaron yağı yapımı

Otla, çöple aranız nasıldır? Egeli, toprağı harmanlayarak büyümüş bir eşe sahip olan ben eşim sayesinde hiç bilmediğim, anlamadığım otların uzmanı olma yolunda emin adımlarla ilerliyorum. Eşimde ve bende bu merak bu süratle devam ederse uzmanlığımız garanti.
Kantaron yağını yine egeli bir dostumdan duymuştum, annem yeğenime bakıyor her düştüğünde darbe alan yerine kantaron yağı sürüyor dedi. Kayınvalideme ilk gidişimizde konuyu  ilettim ve mutfak penceresinin önünde 1 yıldır duran kavanozdaki ne olduğu belirsiz şeyin kantaron yağı olduğunu öğrendim. Kayınvalidem biz nerede kullanacağız diyerek hepsini bize verdi ve gel zaman git zaman biz onu bitirme aşamasına geldik.
Eşimin pazarda görüp benzettiği ve satıcıdan kantaron otu olduğunu öğrenmesi ile de ilk kantaron yağı yapımı çalışmalarına başladık. Temmuz ayının başlarında Kuşadası'na tatile gittiğimizde dönüş yolunda çalılıkların arasında eşimin farketmesi sonucunda da ellerimizle topladığımız kantaron otlarıyla oldukça ciddi bir stok yaptık.

Kantaron yağını oluşturabilmek için yapmanız gerekenler; Otun çok sert yapraklarını otun çiçekli kısmından ayırın. Otu, cam kavanoza özellikle çiçekli kısmına ağırlık verecek şekilde saplarıyla koyun. Üzerine kavanozun yarısından fazla zeytinyağı koyun. Günde 1-2 saat güneş alabileceği bir yere koyun. Bu karışım bekledikçe yağın rengi kızaracak ve yağın kalitesi artacak. Yani ne kadar uzun süre beklerse o kadar iyi. En az 4 ay sonra kullanılabilir hale gelir ama dediğim gibi makbul olan uzun süre bekleyeni.
Gelelim faydalarına biz kızımız sayesinde bu yağla tanıştık. İlk adımlarını atmaya başladığı dönemde her düşme bir kızarma ve morarmaydı. Kantaron yağına başladıktan sonra morarların azaldığını gördük hatta bir arkadaşımın kızının şişen ve moraran alnına sürmüştüm ve ertesi gün bana o sürdüğün şey neydi mucize gibiydi dedi. Bunun yanında bebeğinizin pişiğinde de en doğal pişik giderici.
Bu kavanozda yağı kavanozun tamamını kapyalacak şekilde koyduk siz daha az koyabilirsiniz


Faydaları:
-Sakinleştirici özelliği var. Anti-depresan olarak kullanıldığı söyleniyor. Dikkat etmeniz gereken anti -depresan haplarla birlikte kullanmayın.
-Yara iyileştici, dokuları onarıcı, ayrıca acıyıda hafifletiyor.
-Özellikle bayanlar ciltlerinin güzelleşmesini için bunu sürüyor. Yalnız dikkat edilmesi gereken güneşe hassasiyeti arttırıyor, yaz aylarında kullanmayın.
-Dezenfektan.
-Mideye iyi geldiği söyleniyor.
-Yanık ve kesik yaralarında iyileştirici.
-Sürülmek suretiyle ağrı kesici olarak kullanılıyor
-Hemoroid rahatsızlığında kullanılıyor.
-Bebek pişiklerinde oldukça etkili.

Güllaç tarifi

Yeni tatlar ve yeni yerler keşfetme meraklısıyımdır. Bu bağlamda benim için yeni olan geleneksel güllacı bu yıl ki iftar menülerimize sıkça dahil ettik. Güllacı ilk maaş aldığım yıl ki ramazan ayında hevesle pastahaneden almış ve büyük bir hüsrana uğramıştım. Padişah tatlısı meşhur güllacın bu kadar kötü olabileceğini mantığım almadı ve bu yıl kendi emeğim oldukça lezzetli bir güllaçla misafirlerimi ağırladım. Gelen misafilerimin çoğu Osmanlı sultanlarının sofralarından eksik etmediği güllacı ilk kez benim soframda tatmış ve bayılmıştı. 
Tarif meşhur "Güllüoğlu"  baklava zincirinin tarifini biraz değiştirerek kullandım. Birkaç tane tarif deneyip en iyisinin ve hafifinin bu olduğuna karar verdik( tabi ki eşimle birlikte).
Deneyin eminim pişman olmayacaksınız.


Malzemeler:
15-18 kadar güllaç yufkası,( büyük marketlerde içinde 15-16 tane yufka bulunan paketlenmiş halde satılan yufkalardan kullandım )
2,5  kilogram süt,
500 gramdan biraz fazla toz şeker,
tercihen 2-3 yemek kaşığı kadar gül suyu
İçi için:
300 gram ince çekilmiş fındık, 
150 gram pudra şekeri, 
150 gram Hindistan cevizi 
Tercihen 150 gram çekilmiş fıstık içi 
Not: Güllaç yufkası oldukça ince bir yufkadır. 
Sütü derin bir tencerede kaynatın ve ocaktan alın. Şekeri ve gül suyunu ilave edip, şeker eriyinceye kadar sütü iyice karıştın. Sütün bir kısmını güllaç yapraklarını içine alacak genişlikteki bir tepsinin içine koyun, geri kalanı sıcaklığını muhafaza etmesi açısından tencerede kalabilir.
Yaprakları, içi süt dolu kapta bir dakika kadar bekletin. Islanan güllaç yapraklarını, sütlü sütlü alarak bir başka tepsiye serin. Her yaprağı tepsiye koyar koymaz üstüne yarım kepçe süt ekleyin.
Beş yaprak yufkadan sonra yufkaların üstüne çekilmiş fındık, hindistan cevizi, fıstık içi ve pudra şekerinden oluşan karışımı bolca serpin. Kalan 4 güllaç yaprağını da aynı şekilde karışımın üstüne dizin.( Yaprakların bol sütlü olmasına dikkat edin ve tepside süt azaldıkçada tencereden ilave edin. )Tekrar üstüne çekilmiş fındık, hindistan cevizi, fıstık içi ve pudra şekerinden oluşan karışımı bolca serpin. Kalan güllaç yapraklarının tamamını karışımın üstüne dizin.
Artan sütü, yaprakların üstüne ilave edin ve yapraklar sütü iyice çekene kadar bekletin. Süt çekilince Hindistan cevizi, Antep fıstığı, çekilmiş fındık, kiraz şekeriyle veya vişne ile süsleme işlemine başlayabilirsiniz. Arzu ederseniz, meyve dilimleri yada nar taneleri de kullanabilirsiniz.

Domatesli biberli sos - Domatesli biber tursusu - Guncellendi

Bizim evde kış hazırlıkları tam gaz devam ediyor. Komşum sayesinde tanıştığım bu lezzeti bende kışlık menüme eklemek istedim. Yaptığım gün kızımızın diş ve aşı ateşiyle birleşen bir gün olsa da yemeye başladığımızda tüm bu eziyetimizi unutmuştuk.

Siz buna ister sos deyin, ister turşu kahvaltılarınızda da akşam yemeklerinizde de vazgeçilmeziniz olacak eminim.

Malzemeler:
7 kg armut domates
2,5 kg biber (sosunuzun acı olmasını isterseniz biberlerinizi acı-tatlı karışık kullanın) (22.kez yaptigimda bu kez sivri biber kullandim)
1, 5 su bardağı üzüm sirkesi
2 su bardağı zeytinyağı
7-8 yemek kaşığı tuz
2 baş robotta cekilmis sarımsak(tercihen arttirilip, azaltılabilir)


Domateslerin kabuklarını soyun(kolay soyulması için kaynar suyun içerisine batırıp çıkartın). Birkaç parçaya bölüp robota atın. İyice parçalamamaya dikkat ederek robotta dusuk devirde parçalayın ve tencereye alın. Tencerede domatesler suyunu çekene dek ara ara karıştırarak pişirin. Bu arada sarimsak ve zeytinyaginada ilave edin.
Dikkat edilmesi gereken domatesler iyice suyunu çekmeyecek birazda sulu kalacak. Burada olcunuz sosun tencerede 2 parmaga yakin azalmasi olabilir.
Domatesler pişince, çekirdeklerinden ayırıp yarımşar cm'lik parçalara ayırdığınız biberleri tencereye atın. Tencereyi bir kez karıştırıp beklemeden altını kapatın. Biberler pişmeyecek anlayacağınız.
Içine sirkeyi ve tuzu atın ve karıştırın. Bu asamada sosun tadina bakarak isteginize gore tuz, sarimsak veya sirke ilavesi yapabilirsiniz.
Sos sıcakken kapaklarını kaynattığınız kavanozlara dökün ve kapaklarını sıkıca kapatın. Kavanozları ters çevirin. 2 gün kadar bu şekilde beklesin.
Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta kavanozlarınızı 1 hafta kadar sonra tekrar kontrol edin. Kavanozların kapaklarında bir çökme olmalı. Eğer çökme olmamışsa aksine şişme olmuşsa o kavanozunuz hava almış, içindekiler bozulmuş demektir.
Afiyet olsun.

Pul biber yapımı

Annemin yıllardır özenle yaptığı kışlıklarından biridir kırmızı pul biber. Kayınvalidemde yapar ama onunki daha kuru olur ben anneminkini daha çok beğeniyorum. Şimdi tam vakti iken denemenizi öneririm.
Yapılışı:
6 kg isot biberi

NOT: Öncelikle bilmeniz gereken 6 kg lık biberin tamamını isot biberden yapacaksanız pul biberiniz oldukça acı ollur. Eğer acılığı azaltmak isterseniz aynı işlemleri (toplamda 6kg bibere denk gelecek şekilde) 2 kg salçalık kırmızı biber ve 4 kilo isot biber ile de yapabilirsiniz.

NOT2: İsot biberi oldukça acı bir biber olduğu için eldiven kullanmanızı tavsiye ederiz.

Biberleri çekirdeklerinden ayırın ve 2-3 parçaya bölün. Biberleri robotta parçalayın. Burada dikkat edeceğiniz biberleri daha sonra tekrar robottan geçireceğiz o nedenle iri pul biber istiyorsanız fazla parçalamayın ama çok ince istiyorsanız iyice parçalayın. Annem genelde orta düzeyde yapar bu işlemi.
Robottan geçme işlemi bitince içine 1 çay bardağı çiçekyağı ve 4 yemek kaşığı tuz ekleyin. Karıştırın. Fırın tepsisine dökün. (Annem genelde bu karışımı ikiye bölüp ayrı ayrı  fırına sürüyor ama sizin bunu alacak kadar büyük tepsiniz ve fırınınız varsa tek seferde de yapabilirsiniz.)

Not3: Çiçekyağı yerine zeytinyağıda ekleyebilirsiniz ama zeytinyağı rengini koyulaştırır, karartır. Bilginiz olsun. 

Fırın tepsisine koyduğunuz biberleri fırına 180C ye verin. Yaklaşık 45 dak-1 saat fırında kalıcak (annemin pek de ölçüsü yoktur onun için kıstas "fırın tepsisinden bir parmak eksilince olmuş demektir" der). Yalnız bu esnada önemli bir işlem var fırına verdiğiniz biber tepsisini 10 dakikada bir açıp iyice karıştırmanız gerekiyor. 
Fırınlama işlemi bitince biberleri tepsiyle güneşe koyun ve 3-4 gün sürecek(bu süre pul biberleri ince serdiğiniz durumda geçerli eğer kalın sererseniz 1 haftada bile kuruyabilir) güneşte kurutma işlemine başlayın. Tabi güneşte kurutma esnasında da günde 3-4 kez karıştırmanız gerekiyor. 
Biberleri kuruyunca robottan geçirme işlemini tekrarlayacağız.  Bunun için bize gereken eskilerin ilistiri, kevgiri şimdilerin ise iri delikli süzgeci. Kuruyan biberleri robottan geçirin, robottan geçen bölümü süzgeçle eleyin iri kalan parçaları tekrar robottan geçirin. Bu işlem tamamlanınca 1 gün daha güneşte kurutun, 3-4 kez karıştırmaya dikkat edin. Pul biberiniz oldu, artık kavanozla doldurma zamanı.
Afiyet olsun.

24 Ağustos 2013 Cumartesi

Bisküvili Yalancı Tavuk Göğsü

Malzemeler
2 çay bardağı un
Yarım paketten biraz fazla margarin(ben tereyağı kullandım)
1 kg süt(ben keçi sütü kullandım)
1  su bardağı şeker
1 adet damla sakızı
1 paket kakaolu pötibör bisküvi
Un ile margarini ocakta unun kokusu gidene dek sürekli karıştırarak kavuracağız. Üzerine çırparak sütü boşaltacağız. Bir taşım kaynayıp, muhallebi kıvamını alıncaya dek karıştıracağız. Üzerine şeker ve damla sakızını atıp bir süre daha karıştırarak kaynatacağız. 
Bisküvileri un haline getir, arzu edersen içine fındık kırığıda atabilirsin. Dikdörtgen borcama elinle bastırarak yayılmasını sağla. Üzerine yavaşça muhallebiyi yay. Buzdolabında soğut.
Arzu edilirse servis ederken parçaların arasına muz koyulup rulo haline getirilirse hem şık hem de lezzeti katlanmış bir tatlı oluyor.
Afiyet olsun.

Patatesli Sarma Börek

Malzemeler:

5 yufka
12 patates
1bardak yoğurt
1bardak sıvıyağ
1bardak süt
Yarım kilo lor peyniri
Tuz
Üzeri için 2 yumurta

Patatesleri haşlayın ve püre haline getirin. Püre haline gelen patatesin içerisine yoğurdu, sütü, sıvıyağı,tuzu ve lor peynirini ekleyin. İyice karıştırın. Harcımız hazır.
Öncelikle bir tane yufkayı geniş bir yere serin. Üzerine spatula yardımı ile, yufkayı parçalamamaya dikkat ederek, harcın 1/4'ünü yayın. Yayılan harcın üzerine tekrar bir yufka serin üzerine harçtan yayın. Böyle en üstte yufka olacak şekilde işlemi sonlandırın.
Pasta gibi üstüste hazırladığımız yufka ve harç karışımını dikkatlice bir uçtan başlayarak rulo haline getirin. İkiye bölün(yufkalarınız çok büyükse benim gibi üçe de bölebilirsiniz). Parçaları ayrı ayrı streç filimle sarıp dondurucuya atın. En az 1 gece dondurucuda bekleyen böreğinizi çıkarın ve buzu tamamen çözülmeden 1,5 parmak kalınlığında dilimleyin. Dilimlenen parçaları yatay bir halde tepsiye dizip üzerlerine yumurta sürdükten sonra önceden ısınmış fırına 175C'ye verin.
Üstteki resimde gördüğünüz dondurucuya koyulmaya hazır hali

Not1: Bu böreğin en önemli özelliği dondurucuda donduktan sonra tüketilmesi, böylece daha lezzetli ve malzemeler birbirine işlemiş hale geliyor.
Not2: Benim gibi çalışan bir bayansanız bu böreği önceden hazırlayıp dondurucuya atın ve ihtiyaç halinde çıkarıp kullanın, oldukça pratik oluyor.



23 Ağustos 2013 Cuma

MUKA - MUHALLEBİLİ KADAYIF

Evet işte tariflerin kare ası. Bu tatlıya hayır diyecek bir babayiğitle henüz karşılaşmadım. Hatta bu tarifi yaptığım tüm gruplardan çıkan ilk ses bizde yapıyoruz ama bu kadar güzel olmuyor. O nedenle kesinlikle denemenizi öneriyorum. Bebek tebriğine gelen iş arkadaşlarımdan biri sayesinde de bunun restoranlarda "muka" adıyla satıldığını öğrendim. Tabi restoranlardaki halinde de kadayıfının çok çok az muhallebisininde tarifin iki katı kadar olduğunu gördüm. Gelelim tarife: 

Malzemeler: 
350 gr yaş kadayıf 
5 yemek kaşığı tereyağı 
6 yemek kaşığı şeker 
1,5 su bardağı kırılmış ceviz 

 Kadayıfı parçalayarak kullanmanız gerekiyor. Parçalayabilmek içinde en kolay yöntem dondurucuya atıp bekletmek ve donmuş halde iken çıkarıp parçalamak.
 Öncelikle kadayıfı kavurmamız gerekiyor. Bunun için tercihiniz geniş ve derin bir tencere olmalı aksi halde ortalık fena batar. Tencereye tereyağını alıp eritin, üzerine kadayıf ve şekeri atın. Sürekli karıştırarak yarım saat kadar kavurun. Kadayıf kahverengiye dönünce cevizleri atın 5 dakika kadar da onları kavurun. Kavurma işlemi bitince hemen tencereden başka bir kaba boşaltın aksi halde yanar. 

 Muhallebisi: 
5 su bardağı süt 
2,5 yemek kaşığı nişasta
2,5 yemek kaşığı un 
3 yemek kaşığı şeker 
1 yemek kaşığı tereyağ 
1 paket toz kremşanti 

 Süt, nişasta, un ve şekeri bir tencereye alın ve mikserle iyice çırpın(içinde topaklar kalmayana dek). Ocağın üzerine alın. Ocakta karıştıra karıştıra pişirin. Kaynayıp koyu bir kıvam aldıktan sonra margarin veya tereyağını koyun. Eriyip bir iki taşım kadar kaynayınca altını kapatın. 10 dakika kadar bekleyin. Krem şantiyi muhallebinin içine boşaltıp güzelce yedirin. Muhallebimiz hazır.

 Sıra geldi muhteşem sona, muhallebi ile kadayıfı buluşturmaya. Dikdörtgen borcam bu tatlı için ideal. Kadayıfın yarısını borcama dökün elinizle bastırarak borcama kadayıfı yayın. Üzerine muhallebiyi serin. En üstede kalan kadayıfı dağıtın. Buzdolabında soğumaya bırakın, bir iki saat içinde servise hazır. 
 Afiyet olsun. 

 Not: Bu tatlı ile ilgili dikkat edilmesi gereken bir nokta var ki o da; bu tatlının en lezzetli olduğu vakit ilk gün oluyor. Yani tatlıyı mümkün olduğu kadar ikram yapmayı planladığınız saate yakın bir vakitte yapın. Bu sayede daha kıtır kıtır ve lezzetli bir tatlınız olacak.

16 Ağustos 2013 Cuma

Arpa Şehriye Salatası

Arpa şehriye salatası, benim için çok tercih edebilir bir salata türü değil ama çevremde oldukça seveni var. Bayılarak yiyen dostlarım bana geldiklerinde menüye arpa şehriye salatasını ilave ederim, onun dışında çok sıkta yaptığımı söyleyemem. Daha doğrusu benim için sıralamada kısırdan, mercimek köftesinden sonra gelir demek daha doğru olur. Tabi ki damak tadı da kişiye özel. 

Malzemeler:

1 adet tavuk göğsü
2 su bardağı arpa şehriye
2 su bardağı tavuk suyu
Yarım demet taze soğan
Yarım demet dereotu
Yarım çay bardağı zeytinyağı
Tuz
Haşlanmış mısır
Közlenmiş ve doğranmış kırmızı biber
Küçük küçük doğranmış kornişon turşu
Lİmon

Tavuk göğsünü 2 su bardağı kadar su ile haşla. 
Tavuklar haşlandıktan sonra arpa şehriyeyi suyu ile pilav gibi (pilav ölçülerinde) pişir. Arpa şehriyeyi pişirirken fazla yağ kullanmamaya dikkat et çünkü sonradan da yağ ilave edilecek.
Haşlanan tavukları küçük küçük parçala.
Arpa şehriyeyi ocaktan indirdikten sonra haşlanmış mısır, kırmızı biber, turşu, dereotu, parçaladığın tavuklar, doğranmış taze soğan ve tuz ile karıştır.
En sonda limon ve zeytinyağını ilave et.
Salatanız hazır.
Afiyet olsun.

Çikolata Sosu

Benim gibi paketteki ürünlere önyargı ile bakan biriyseniz çikolata sosunuzu da kendiniz yaparsınız. Ben bu çikolata sosunu hazırlara göre daha çok seviyorum üstelik kızıma ve sevdiklerime yedirirken içim daha rahat oluyor.

3 su bardağı süt
1 su bardağı şeker
2 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı kakao

Tüm malzemeleri karıştırarak pişirin. İnmeye yakında kaşığın ucu ile tereyağı veya margarin koyun.
Üzerinde kabuk bağlamaması için ara ara karıştırırsanız iyi olur.

Taze Meyveli Kek


Bu keki kesinlikle yapmalısınız. Hazır keklerde aldığınız lezzeti bulacaksınız. Ben çok beğenmiştim umarım sizlerde beğenirsiniz.

1 paket erimiş margarin
4 yumurta
250 gr şeker
350 gr un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
Taze elma(şeftali veya mürdüm eriği de olabilir)

Yumurta ve şekeri iyice çırpın. Üzerine margarini ekleyip çırpmaya devam edin. En son unu, kabartma tozunu ve vanilini ekleyip karıştırın.
Karışımın yarısını yağlanmış borcama dökün, üzerine dilimlediğiniz elmaları sıralayın. Kalan malzemeyi elmaların üzerine boşaltın. En üste tekrar elmaları sıralayın. 170 C de önceden ısıttığınız fırına verin.
Fırından çıkınca üzerine pudra şekeri serpin.

Kuru Domatesli Kahvaltılık

7-8 kurutulmuş domates
1 su bardağına yakın zeytinyağı
8-9 yeşil zeytin
1 çay kaşığından biraz fazla kekik
1 çay kaşığından biraz fazla kuru biberiye
5-6 ceviz
2 -3 diş sarımsak

Öncelikle kuru domatesleri kaynamış suya atıp 1-2 dakika kadar haşlayın.
Zeytinleri çekirdeklerinden ayırıp, doğrayın.
Cevizleri küçük parçalar haline getirin.
Sarımsaklarınızı ezin ve tüm malzemeyi karıştırın. Ağzı kapalı olarak bir gece buzdolabında bekletin.
Ertesi gün ki kahvaltıya tüm dostlarınızın zevkle tüketeceği bir alternatif oluşturdunuz.
Afiyet olsun.


14 Ağustos 2013 Çarşamba

Alman Pastası Tarifi


İşte müthiş bir lezzet ben bayılıyorum, misafirlerim bayılıyor. Hiç düşünmeden yapın.

3 yumurta
1 çay bardağından biraz fazla toz şeker
1/2 çay bardağı zeytinyağı
1/2 çay bardağı yoğurt
1/2 çay bardağı süt
limon kabuğu rendesi
2,5 çay bardağı un
1 yemek kaşığı tam buğday unu
1 paket kabartma tozu

Kreması:
1 yumurta
3 su bardağı süt
limon kabuğu rendesi
4,5 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı nişasta
50 gr tereyağı,
1 çay bardağı toz şeker

Öncelikle keki hazırlamak için yumurta ve şekeri iyice çırpın. Zeytinyağını, yoğurt ve sütü ilave edin. En sonda limon kabuğu rendesini, unları ve kabartma tozunu ilave edin. Hamuru pasta kalıbına dökün ve havasını aldırmak için birkaç kez mutfak tezgahına vurun. Önceden 200C ye ısıttığınız fırına sürün. Kekin üstü hafif kızarınca dereceyi 170C'e düşürün. Keki pişince tepsiden çıkarın ve ortadan ikiye bölün. Arasına kremayı sürün. Pastanın üstünede pudra şekerini serpin.
Kremanın hazırlanışı :
Tereyeğı ve şeker hariç tüm malzemeleri blendır ya da çırpıcı ile karıştırın. Ocağa alın ve orta ateşte karıştırarak pişirin. Kaynamaya başlayınca tereyağını ve şekeri atın,  bir iki dakika daha karıştırın ve kaynatın. Kremanız hazır.

Afiyet olsun.

1. Yaş Günü Menümüz ve Coco Star Kurabiye


Ne tatlı bir heyecandır bir anne için bebeğinin 1. yaş gününü görebilmek. 1 yılı doldurmak ve bunu heyecanla kutlamak. 1. yaş günleri anneler içindir zaten. Anne bilir ki artık verdiği emeklerin karşılığını alma dönemine girmiştir. Artık kuzusu bebeklikten çıkıp çocuk olmuştur. Artık karakterini, kişiliğini, duygularını daha net gösterebileceği bir döneme girmiştir.
1. yaş günümüzde kızım hiç olmadığı kadar coşkulu ve hareketliydi, hatta o gün bir önceki ve bir sonraki günlerde yürümediği kadar çok yürüdü. Yapıp yapmama konusunda tereddüt ettiğim bir etkinlikti benim için genelde de "çocuğun anlamayacak ne gereği var ki" tavsiyelerini almıştım ama şimdi diyorum ki iyi ki yapmışım tüm yorgunluğuma tüm emeğime değer. Yeni annelere ve anne adaylarına kesinlikle önerim yavrunuzun 1. yaş gününü kutlayın emin olun o da siz de bundan dolayı çok mutlu olacaksınız.

Doğum günü menümüz:
Cocostar kurabiye
Kıymalı pide
Pırasalı börek
Mozaik pasta
Mercimek köftesi
Susamlı simit
Mozaik kek

CocoStar Kurabiye
Hamuru için:
1 paket margarin(250 gr ediyor, ben bunu yerine 250 gr tereyağı kullandım)
1 su bardağı buğday nişastası
1 yumurta sarısı
Yarım kahve fincanı kakao
1 su bardağı pudra şekeri
Aldığı kadar un (yaklaşık 2,5 su bardağı ediyor)

İçi için:
1 su bardağı hindistan cevizi
Yarım su bardağı pudra şekeri
1 yumurta akı

Hamur malzemelerinin tümünü karıştırın ve kulak memesi kıvamında bir hamur elde edin. 
İç malzemeleri karıştırın. 
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp yuvarla, eşit sayıda çıkacak şekilde iç malzemeyide yuvarla. İçinde hindistan cevizli karışım olacak şekilde ikisini birleştir. Yağlı kağıt serili tepsiye diz ve 175C 'de 30-35 dak. kadar pişir.
Afiyet olsun.

İftar Menüsü ve Yalancı Tavuk Göğsü



Hz. Selman el-Fârisî (r.a.), Hz. Peygamber ile ilgili bir hâtırasını şöyle anlatıyor:
“Şaban ayının son gününde, Rasulullah (s.a.v.) bize şöyle bir konuşma yaptı: “Ey insanlar! Büyük ve mübârek bir aya giriyorsunuz. Bu gelecek ayın içinde bin aydan daha hayırlı bir gece vardır. Yüce Allah, bu mübârek ayda oruç tutmayı farz kılmıştır. Geceleri ibâdet etmeyi de müstehab kılmıştır. Kim, bu ayda bir hayır işlerse, diğer aylarda bir farz işlemiş gibidir. Kim, bu ayda bir farz işlerse, diğer aylarda yetmiş farz işlemiş gibidir. Bu ay, sabır ayıdır; sabrın mükâfâtı da cennettir. Bu ay, yardımlaşma ayıdır. Müminlerin rızıklarının artırıldığı bir aydır. Kim, bu ayda bir oruçluya iftar ettirirse günahları affedilir, cehennem ateşinden kurtulur. İftar ettiren, oruç tutanın mükâfâtı kadar sevap alır. Oruç tutanın mükâfâtından bir şey eksilmez.”
Bereket ayı olan Razaman, umarım sizler içinde gönlünüzce geçebilmiştir. Allah önümüzdeki yıla tekrarını nasip etsin.


Aslında yalancı tavuk göğsü tatlısını bilmeyen yoktur ama ben ilk konumu tatlı ile açmak istediğimden bu tarife öncelik verdim. Tarifin asıl halini ilerleyen konularımda paylaşacağım bu  ikindi vaktinde hazırlanmaya başladığım davet sofram için aceleye gelmiş hali, umarım beğenirsiniz.

Öncelikle iftar menüm:
Tarhana çorbası
Patatesli patlıcan yemeği
Pilav
Patates püresi
Fırında kaşarlı tavuk
Cacık
Semizotlu salata

Yalancı Tavuk Göğsü
2 çay bardağı un
Yarım paketten biraz fazla margarin(ben tereyağı kullandım)
1 kg süt(ben keçi sütü kullandım)
1  su bardağı şeker
1 adet damla sakızı
Un ile margarini ocakta unun kokusu gidene dek sürekli karıştırarak kavuracağız. Üzerine çırparak sütü boşaltacağız. Bir taşım kaynayıp, muhallebi kıvamını alıncaya dek karıştıracağız. Üzerine şeker ve damla sakızını atıp bir süre daha karıştırarak kaynatacağız. 
Bundan sonrası için orijinal tarifte uygulama farklı ben ise daha pratik olması açısından dondurma kaselerine boşaltıp uzerinide fındık kırığı ve donmuş vişne ile süsledim.
Afiyet olsun.


Hoşgeldim

Uzun süredir hayalini kurduğum ve çok istediğim bir şeydi blog sahibi olabilmek. En sonunda bende bu dünyadayım. Paylaşmak istediğim o kadar çok konu var ki hangisinden başlayacağıma bile karar veremedim. Hiç bu kadar heyecanlanacağımı da düşünmemiştim.